Yüreğimde İbrahim’in Sesi Var
Ben bu kavgaya yürek verenin sevdalısıyım.
Alanlarda yalnız bırakma beni ki
Büyümesin
yalnızlığım.
Bil ki ben senin dirilişinin varlığıyım.
Ondandır işkencede yargısız katlolduğum..
Ben bu kavganın erguvanlı çiğdemli çiçeğiyim
Bil ki ben senin dirilişinin varlığıyım.
Ondandır işkencede yargısız katlolduğum..
Ben bu kavganın erguvanlı çiğdemli çiçeğiyim
Bak işte
gelincikler açmış
İşkence
darbeleriyle bedenimde
Ellerimde
hürriyet baharının mor sümbüllü
Geldim eğilen başlar üzerine dikleşmeye
Düğün kınasıyla kınalayacağım yeryüzünü.
Ben öfkeyim zorbanın esaretine dikleşen!..
Düğün kınasıyla kınalayacağım yeryüzünü.
Ben öfkeyim zorbanın esaretine dikleşen!..
Özüm
karanfillerin kızıl rengine vurulmuş
Güneşi çalınan ormanların özgürlüğüyüm.
Güneşi çalınan ormanların özgürlüğüyüm.
Anadolu gibi
bilenir dilimde sevdası hürriyetin
Bütün halkların sevdalısıyım yetmiş iki milletin!..
Bütün halkların sevdalısıyım yetmiş iki milletin!..
Saçarlımı
rüzgara
Göğsümü hain kurşunlara
açmışım
Başımda
çıldıran bir kızıl bayrak düşlerinde
Ve sonra top. top gülücükler açacak
Ve sonra top. top gülücükler açacak
Çocukların yaralı
kirli yüzlerinde!...
Boynumda
zincir ayaklarım yalın çıplak
Parmaklarım buz
kesiği!
Şehirlerde aç yatan
Şehirlerde aç yatan
Köprü altı
çocuklarını düşünüyorum!
İşkencede
direncim oluyor çocukların çığlıkları
Biliyorum ben çözülürsen çocuklar ölecekler…
Yılmadı yıldıramadı İbrahim kaypak kayayı zulüm
Bedenindeki işkence darbelerine aldırmadan
Dudaklarından son sözlerle
O hala sevdayla aşkla umut devrediyor yarına!
Bedenim sizin mutluluğunuza açmış kızıl karanfil!
Gayrı yüreğimin
kapılarını,
Karanlığın,
açlığın, yalnızlığın,
Ve kimsesizliğin,
bitişine açıyorum şimdi!.
Karaltında
nasıl güçlenerek kalkıyorsa buğday taneleri!
Gün gelir
benimde öylesine dikleşir başım
Ayaklanır
kalkar düşüncelerim!
Ambarda buğday,
Ambarda buğday,
Testinizde su,
Tencerede aş,
Çıkınınızda ekmek olmak
için!..........
A Oral
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder